Logomuz Ma’at/Maat

Tanrıça Maat adalet, hakikat ve kozmik düzenin kişileştirilmiş şekliydi. Maat’ın Mısır Mitolojisinde rolü çok yönlüydü. Bir yanda yaratılış sırasında kurulan evrensel düzeni ya da dengeyi temsil ederken, bir yandan da hakikat, hak gibi kavramları kapsayan adaleti temsil etmekteydi.

Tanrıça Maat adalet, hakikat ve kozmik düzenin kişileştirilmiş şekliydi. Maat’ın Mısır Mitolojisinde rolü çok yönlüydü. Bir yanda yaratılış sırasında kurulan evrensel düzeni ya da dengeyi temsil ederken, bir yandan da hakikat, hak gibi kavramları kapsayan adaleti temsil etmekteydi.

İkonografik olarak Maat, neredeyse her zaman tam insan biçimli bir formda olup başına uzun bir tüy takan tanrıça olarak tasvir edilirdi. Ayrıca tek başına tüy kullanılması da tanrıçayı tasvir için yeterliydi. Kral mezarlarının girişlerinde ise Maat’ın diz çöken ve açık kanatlı olarak tasvir edilmesi yaygın olarak kullanılmıştır.(Resim:1)

Maat

(Resim:1 / QV66 – Kraliçe Nefertari Mezar Odası/Kraliçeler Vadisi)

Mısır Mitolojisinde zamanın başlangıcında, dünya yaratılırken ortaya çıkan kaosla birlikte dünyaya karmaşa hakimdi. Maat’ın koyduğu kurallarla dünyada kaos yerini düzene bırakmıştı. Dolayısıyla firavunlar Maat’ın kullarına göre ülkeyi yönetirlerdi. Maat’ın kurallarından uzaklaşılması halinde dünyanın yeniden kaosa sürükleneceğine ve ardından yok olacağı yönünde inanış hakimdi.

Maat ayrıca Mısır Ölüler Kitabı’nda yer alır. Burada ölen kişi Mısır’ın diriliş tanrısı olan Osiris ve 42 diğer tanrının yargıç olarak yer aldığı hayatı boyunca yaptığı tüm iyilik ve kötülükleriyle birlikte yargılanmaya başlanır. Tanrıça Maat, tartılma denilen her ölü için kaçınılmaz olan “Hakikat Salonu” yargılamasına katılırdı. Tartılma ritüeli ölen kişinin tüm geçmişini hatırlayarak kalbini anılarıyla dolmasıyla başlardı. Ardından kalp terazinin bir kefesine konularak diğer kefeye doğruluk, hak ve adaletin temsili olarak Maat’ın tüyü yerleştirildi. Yargılamanın sonunda eğer ölen kişinin kalbi Tanrıça Maat’ın tüyü ile dengede kalabilecek kadar hafif olursa ölen kişinin kalbi tüm günah ve kötülükleri taşımıyor demekti. Böylece Duat adı verilen bir yeraltı dünyasında sonsuz yaşama hak kazanırdı. Ancak kalp tüyden ağır gelirse ölen kişi günahkâr ve kötü kalpli olduğuna inanılırdı. Günahkâr olan ölen kişi mitolojik bir yaratık olan Ammit tarafından yenilerek sonsuz yaşama ulaşamaz ve tamamen yok olurdu.(Resim:2)

Ölüler Kitabı

(Resim:2 / Mısır Ölüler Kitabı Tartılma Sahnesi)

İLETİŞİM FORMU

Lütfen formu eksiksiz doldurunuz.